Dijital Baskının Tarihçesi
Şu anki stabil durumdaki dijital baskı makinaları 1991 yılında Nash Edition tarafından Manhattan Beach, California’da bulundu. Bu zamana kadarki en büyük dijital baskı 34×46 inch’e kadar yüksek kalitede fotoğraf kağıtlarına ve kanvaslara Irish Grafik tarafından yapılan Irish Graphic Model 3047 injekt printer tarafından yüksek fotoğraf kalitesinde Massachusetts de yapılabiliyordu. Irish 3047 1991 yıllarına göre çok yüksek maliyette olan 126.000 dolara satılıyordu.
Irish Grafik uluslararası satış menajeri Steve Boulter ile yapılan röportaj:
‘’ 3047 Japon firması olan Marubeni Firması için A3 boyutundaki baskılara kadar yapılmak için tasarlanmıştı. İlk olarak 1989 yılında ürün açıklandı.Ben 1988 yılında Irısh graphicte kısa süreli olarak 3047’nin ürün geliştirme bölümünde çalıştım. Marubeni yi kısa olarak açıklamak gerekirse o günlerde Japonya’nın genel elektrik üretim firmasıydı.3047 yi geliştirmek için o senelerde 500.000 dolar gibi o gün için inanılmaz olan bir bütçe yarattılar. ‘’
The Irish 3047 ilk olarak üretimi düşünüldüğünde bir dijital baskı makinesi olarak tasarlanmamıştı ama yıllar sonra bugünkü dijital baskı makinelerinin iskeletini oluşturacağı o günlerde kimin aklına gelirdi ki? Çünkü ilk üretildiğinde iş sektörü için yeterli ışık dayanıklılığını sağlayamamıştı ve ışık stabilitesi oldukça düşüktü. Çünkü matbaa makineleri gibi tonlama ve renk eşleşmelerinde de uzun dönemde başarı sağlayamamış ve sadece kısa dönem kullanımlar için testi geçmişti.
Irish 3047’nin potansiyelini ilk defa 14 Mart 1989 yılında farkeden bir rock müzisyeni olan Graham Nash ve onun turne menejeri Mac Holbert oldu. Bu potansiyeli fark etmeleri de tamamen fotoğraf tutkularından kaynaklanmıştı. Fotoğraflarını bastırmak istedikleri imaj dijital ortamda ¼ inch kayıt bandında atomatik bant okuyucuya renk ayarları dijital ortamda sağlandıktan sonra yerleştirildi. Baskı yapacakları imajda bir gelin elinde bir buket pembe gülü havaya doğru kaldırıyordu. 16×20 inch bir dijital baskıyı 20 dakika gibi bir sürede aldılar.
Daha sonra Irish Operatörüne “siyah beyaz baskı alabilir miyiz?” diye bir soru yönelttiler. Bu o zamanın teknolojisine göre dijital baskı makineleri için oldukça zordu. Bunun sebebi de Photoshop gibi bir yazılımın henüz oluşturulmamış olmasıydı. Irish 3047 operatörü bununla Walt Disney Stüdyolarının ilgilendiğini söylemesi üzerine bütün hikaye başladı ve günümüze kadarki teknolojik gelişimini günümüzdeki haline 10 sene gibi kısa bir sürede dönüştürdü.